This site uses cookies.
Some of these cookies are essential to the operation of the site,
while others help to improve your experience by providing insights into how the site is being used.
For more information, please see the ProZ.com privacy policy.
Serbest çevirmen ve işveren, Kimliği doğrulanmış site kullanıcısı
Data security
This person has a SecurePRO™ card. Because this person is not a ProZ.com Plus subscriber, to view his or her SecurePRO™ card you must be a ProZ.com Business member or Plus subscriber.
Bağlantılar
This person is not affiliated with any business or Blue Board record at ProZ.com.
Almanca > Türkçe - Ücretler: kelime başına 0.10 - 0.15 EUR / saat başına 35 - 45 EUR Türkçe > Almanca - Ücretler: kelime başına 0.10 - 0.15 EUR / saat başına 35 - 45 EUR
PRO puanları: 47, Yanıtlanan sorular: 27, Sorulan sorular: 10
Payment methods accepted
Banka transferi
Currencies accepted
Euro (eur)
Portföy
Sunulan örnek çeviri sayısı: 2
Almanca > Türkçe: Am Fähranleger von Eminönü General field: Sanat/Edebiyat Detailed field: Şiir & Edebiyat
Kaynak metin - Almanca Ein Mann war in den Bosporus gesprungen. Er schwamm in der Abendsonne nahe am Ufer. Man konnte seine weiße Hose sehen und sein hellblaues Hemd, sogar sein Gürtel schimmerte durch das Wasser. Genau an der Stelle schwamm er mit hastigen Zügen, wo die Männer von den Booten aus balık ekmek verkauften. Fischbrot - frisch gegrillte Makrelensandwiches, dazu Tomaten, Zwiebeln, Pepperoni, etwas Salz und Zitronensaft.
Der Verkauf war ins Stocken geraten. Die Menschen beobachteten, wie dem Mann im Wasser von einem Schiff aus ein Seil zugeworfen wurde. Das verzweifelte Gesicht war kalkweiß, die Leute sagten, er sei verrückt. Man zog den Verrückten auf das Boot und brachte ihn fort.
Nun ging der Verkauf wieder weiter, als sei nichts geschehen. Familien flanierten Fisch im Brot essend am Ufer von Eminönü entlang oder gesellten sich auf den niedrigen Hockern des provisorischen Fischbrotlokals zu den Liebespaaren. Leute, die von der Arbeit kamen, gönnten sich dort eine kleine Pause auf dem langen Nachhauseweg, bevor sie mit einer Fähre übersetzten. Nach Üsküdar vielleicht oder nach Kadıköy und dann noch viel weiter mit dem Bus - dorthin, wo die Mieten noch bezahlbar waren.
Meist liefen geschäftstüchtige Jungs durch die Menschenmenge und verkauften Erfrischungstücher, die sie mit lauter Stimme anpriesen. An jenem Abend allerdings fehlten sie. So blieb der Fischgeruch an den Fingern haften.
Çeviri - Türkçe Adam suya atlamıştı. Kıyıya yakın yüzüyordu. Boğazın sularında beyaz pantolonu, açık mavi gömleği gözüküyor, hatta kemeri bile suyun altında parıldıyordu. Taze ızgara istavritin domates, biber ve soğan, tuz ve limonla yoğrulduğu, balık ekmek satılan teknelerin arasında, bir yere yetişeceği varmışcasına kulaç atıyordu.
Teknelerdeki balıkçılar, ellerinde balık-ekmek insanlar işi gücü, yemeği bırakıp adamı seyrediyordu. Bir vapurdan can simidi atılmıştı denize. Kireç gibi bembeyaz yüzünü görenler ona “delinin teki” diyordu. Birileri onu bir tekneye çekip ordan uzaklaştırdı.
Ve herşey yeniden eski düzenine kavuştu, sanki birşey olmamış gibi. Balık-ekmek yiyen insanlar kıyıda geziyor, bazıları balıkçıların lokanta havasıyla etrafa koyduğu küçük taburelere oturuyordu. İşten çıkanlar, kolkola gezen aşıkların arasında belki de Üsküdar ya da Kadıköy vapurunu beklerken, onları İstanbul’un daha da uzak semtlerine, kiraların ucuz olduğu semtlere götürecek otobüslere binmeden önce kısa bir mola veriyordu.
Her gün buralarda balık-ekmekçilerin önünde biriken insanların arasında avaz avaz kolonyalı mendil satan çocuklar bu akşam nedense yoktu. Bu akşam balık ekmeğin kokusu uzaktaki semtlere dek taşınacaktı.
Almanca > Türkçe: Integrationsbeobachtungen in Klein-Istanbul General field: Diğer Detailed field: Basın & Yayın
Kaynak metin - Almanca Integrationsbeobachtungen in Klein-Istanbul
Strasseninterviews mit jungen Kreuzberger Türken
Ich habe mich etwas in Berlin Kreuzberg umgehört, in Klein-Istanbul, das so gennant wird, weil hier sehr viele Türken leben. Bei den Strasseninterviews fiel mir auf, dass ein Teil der Türken in ihrer eigenen Welt leben und sich als Türken fühlen, während ein anderer Teil in Deutschland integriert ist und sich Deutsch sieht. Einige meiner Interviewpartner denken, dass sie aus der deutschen Gesellschaft ausgeschlossen sind, waren anderer entgegengesetzter Meinung. Einige bevorzugten einen türkischen Arzt, andere machten keinen Unterschied zwischen einem türkischen und deutschen Arzt. Diese Interviews waren sehr wichtig, weil sie die Gefühle und Gedanken der Türken in Deutschland, insbesondere der Jugend wiederspiegelt.
Çeviri - Türkçe Küçük İstanbul'dan uyum izlenimleri
Kreuzberg'li Türk gençlerle sokak röportajları
Türk nüfusunun yoğunluğu nedeniyle “Küçük İstanbul” olarak adlandırılan Berlin'in Kreuzberg İlçesi'ndeki Türkler arasında nabız yokladım. Yaptığım sokak röportajlarında, Türklerin bir kısmının kendi kabuğuna çekilerek yaşadığını ve kendilerini Türk olarak hissettiklerini, diğerlerinin ise Almanya'ya uyum sağladığını ve kendilerini Alman olarak hissettiklerini gördüm. Konuştuğumuz Kreuzbergli Türklerin bazıları Alman toplumundan dışlandıklarını düşünürken, bazıları bu görüşü paylaşmıyordu. Kimileri Türk doktoruna gitmeyi tercih ederken, kimisi Türk veya Alman doktoru arasında bir tercihinin olmadığını dile getiriyordu. Bu röportajlar, Almanya’da yaşayan Türklerin, özellikle de gençlerin duygu ve düşüncelerini yansıtması açısından oldukça önemliydi.
More
Less
This company
Subcontracts work for other language companies Offers job opportunities for freelancers
Deneyim
Deneyim (yıl): 27. ProZ.com’a kayıt tarihi: Jun 2008.
Bu kullanıcı PRO terimler konusunda diğer çevirmenlere yardımcı olarak KudoZ puanları kazanmıştır. Önerilen terim çevirilerini görmek için puan toplam(lar)ına tıklayın.